Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF), Suriye’de 10 yıldır süren savaşın çocuklar ve çocukluk üzerindeki tesirlerini ele alan çevrim içi basın toplantısı düzenledi.
UNICEF’in Orta Doğu ve Kuzey Afrika Yöneticiliği tarafından organize edilen aktifliğe UNICEF Orta Doğu ve Kuzey Afrika Bölge Yöneticisi Ted Chaiban, UNICEF Orta Doğu ve Kuzey Afrika Bölge Bağlantı Lideri Juliette Touma ve çok sayıda izleyici katıldı.
Chaiban, burada yaptığı konuşmada, koronavirüs (Kovid-19) salgınına karşın alanda fark yaratabilmenin değerli olduğunu vurguladı.
Halep’i ziyaret ettiğini ve bu ziyaretin UNICEF’in Suriye’de neler yaptığını görmek açısından çok yararlı olduğunu lisana getiren Chaiban, bölgede çalışan mesai arkadaşlarının şahane işler çıkardığını söz etti.
Chaiban, Suriye’de 10 yıldır süren savaşın her bir çocuk üzerinde yıkıcı tesirleri olduğuna dikkati çekerek, “2011 yılından evvel Suriye orta gelirli ve nerdeyse insani yardıma gereksinim duymayan bir ülkeydi. Bu sebeple vites artırmamız gerekti” diye konuştu.
Hiç kimsenin savaşın bu kadar süreceğini kestirim etmediğini ve bu vakte dek süren savaştan en çok çocukların etkilendiğini aktaran Chaiban, 2020 yılının süren savaş, ekonomik kriz ve pandemi sebebiyle çok sıkıntı bir yıl olduğunun altını çizdi.
Chaiban, “6,1 milyon çocuğun yardıma gereksinimi var. Yüzde 20 artış var ve bu sayı Suriye’deki çocukların yüzde 90’ı demek” sözünü kullandı.
Geçen yılda pahalılığın fırladığını ve ailelerin yüzde 65’inin muhtaçlıklarını karşılayamadığını, fiyatlarda ise yüzde 230’dan fazla artış olduğunu bildiren Chaiban, son ölçümlere nazaran 5 yaşın altında yarım milyondan fazla çocuğun açlıktan kronik hastalıklara sahip olduğunu belirtti.
“SAVAŞ ÇOCUKLARIN AKIL SIHHATİNDE HASAR BIRAKIYOR”
Her 3 okuldan birinin kullanılamaz halde olduğunu yahut yerinden edilmiş kimseler tarafından sığınacak yer olarak ve hatta askeri gayelerle kullanıldığını tabir eden Chaiban, şunları kaydetti:
“Onaylanmış bilgilere nazaran 2011-2020 yıllarında 12 binden fazla çocuğun öldürüldüğü yahut yaralandığı teyit edildi. Bu bizim aldığımız rapor fakat maalesef sayılar daha yüksek. Yaşı 7 yahut daha küçük olanlar da dahil olmak üzere 5 bin 700’den fazla çocuk savaşa götürüldü ve bunların yaklaşık yarısı cephede ön saflardaydı. Savaş çocukların akıl sıhhatinde kısa ve uzun vadeli önemli hasarlar bırakıyor. Her 4 çocuktan biri psiko-sosyal düşünce gösteriyor. Geçen sene bu, iki katına çıktı.”
Geçen aralık ayında Suriye’nin kuzeydoğusundaki Hol Kampı’nı ziyaret ettiğini belirten Chaiban, kampta ömür kurallarının dehşetli olduğunu ve bu kampın çocukların olmaması gereken bir yer olduğunu vurguladı.
Chaiban, Hol Kampı’nda 41 bin çocuğun bulunduğunu ve bunların 27 bin 500’ünün 60 farklı uyruktan olduğunu belirterek, “Bu çocuklar burada olmamalı. Meskenlerinde aileleriyle ve asıl ülkelerinde olmalılar.” dedi.
Hol Kampı, terör örgütü YPG/PKK işgali altında bulunuyor.
“ÇOCUKLARI DESTEKLEMEYE DEVAM ETMELİYİZ”
Son 10 yılda yaşananlara karşın Suriyeli çocukların kayıp bir jenerasyon olmaktan uzak olduklarını vurgulayan Chaiban, “Çocukların tüm bu aksilikleri aksine çevirmek ve daha iyi bir gelecek inşa etmek için ne kadar yürek, azim ve kararlılık sahibi olduklarını görmek takdire şayan. Suriye’ye gerçekleştirdiğimiz ziyaretlerde buna şahsen şahit oldum” diye konuştu.
Chaiban, “Çocukların anneleri bize ebediyen en kıymetli sıkıntının nerede oldukları yahut bölgeyi kimin denetim ettiği değil çocuklarının eğitimi olduğunu söylüyorlar” dedi.
Suriye’de bir ayağını kaybetmiş Saja’nın kıssasını hatırlatan Chaiban, “Saja ayağını kaybetmesine karşın futbol oynamaya devam ediyor ve spor öğretmeni olmak istiyor. Saja bize ‘Bir anın hayatını tanımlamasına müsaade veremeyeceğini’ söyledi. Bu sebeple biz ister Suriye’de ister komşu ülkelerde çocukları desteklemeye devam etmeliyiz” değerlendirmesinde bulundu.
“5 ÜLKE MÜLTECİLERİN YÜZDE 80’İNDEN FAZLASINA KONUT SAHİPLİĞİ YAPIYOR”
Chaiban, Suriye’deki savaşın Suriyeli 2,5 milyon çocuğun mülteci olarak kayıtlı olduğu komşu ülkeler üzerinde bir dalga tesiri yarattığına dikkati çekerek, “Ürdün, Lübnan, Türkiye, Irak ve Mısır dünya çapındaki tüm Suriyeli mültecilerin yüzde 80’inden fazlasına mesken sahipliği yapıyor” dedi.
Ürdün’ün mültecileri aşılayan birinci ülkelerden biri olduğunu ve komşu ülkelerin de mültecileri planlarına dahil ettiğini tabir eden Chaiban, “Dilerim mülteci ağırlayan bütün ülkeler bunu takip eder. Biz ve Dünya Sıhhat Örgütü (DSÖ) üzere kuruluşlar yardım etmek üzere orada olacağız” tabirini kullandı.
Chaiban, son 10 yılda Suriye’deki krize müdahalenin, UNICEF tarihinin en büyük insani yardım operasyonlarından biri olduğunun altını çizerek, şu bilgileri paylaştı:
“UNICEF, yalnızca geçen yıl ortaklarıyla birlikte, Suriye ve komşu ülkelerde 3,7 milyon çocuğa eğitim takviyesi sağladı. 900 bin çocuğa rutin aşılama yahut gereksinim duyulan aşılar uygulandı. 400 bin çocuğa da psiko-sosyal takviye verildi. Bunlar, UNICEF’in saha takımlarının üstlendiği müdahale çalışmalarından en çok öne çıkanlar.”
UNICEF, 2021 yılında Suriye’deki ve komşu ülkelerdeki çocuklara ve ailelere yardım sağlamaya devam edebilmek için 1,4 milyar ABD dolarına gereksinim duyuyor.
Karar